Gidişat…

 -Ovalarımız, verimli tarlalarımız imara açılarak tarım alanlarımız daraltılıyor.

-Ormanlarımız yakılarak, kesilerek, kurutularak, dağlara HES’ler yapılarak yok ediliyor.

-Yeraltı madenlerimiz yüzde 90 oranında yabancı firmalara teslim edildi. Biz bunlardan asla para kazanamıyoruz.

-Hormon, GDO, NBŞ (nişasta bazlı şeker) MSG (monosodyum glutamat, Çin tuzu), hayvanlara zararlı yem içermeyen gıda neredeyse kalmadı.

-Evlerdeki otomatik makineler, taşıtlar nedeniyle sedanter (hareketsiz) yaşam formuna geçtik. Sporu unuttuk.

-Uyuşturucu maddeler, ilaçlar, haplar her yerde serbeste satılıyor.

-Aşırı vergiler sebebiyle yüzbinlerce insanımız alkollü içkileri evde üretmeye başladı. Bu da yeni sağlık sorunlarına sebep olacaktır.

-22 milyon civarında insanımız yabancı sigaraları sağlığını berbat etmek için içiyor. Yılda 6-7 milyar dolarımız boşa gidiyor.

-E-sigara kullanımı gençler arasında hızla yayılıyor. Buna dur diyen de yok.

-Web üzerinde ve sokak aralarında pıtırak gibi çoğalan bahis, iddia, loto, toto, ganyan dükkanları servetimizi çalıyor.

-Yazılı ve görsel medya etkisiz, vasat, niteliksiz, sabun köpüğü hale dönüştü.

-Sendikaların zerre etkisi yok. Ülkedeki yapıların yüzde 99’u sarı ve oligarşik yapılara dönüştü. Sendika ağaları milyonluk servetler için yüzüyor.

-Sigortasız, sendikasız, güvencesiz olarak çalıştırılan Irak, Suriye, Afganistan, İran, Ermenistan vb. kökenli insanlardan ötürü gençlerimiz iş bulamaz hale geldi.

-Web üzerinde yayınlanan haber, yorum, resim ve videoların yüzde 90’ı asılsız, spam, junk, çöp, yapay zeka ile üretilmiş uydurmalardan ibaret.

-Sosyal medya siteleri (Facebook, X, Instagram, Tik Tok vb.) tamamen dolandırma, kişiliksizleştirme, manipüle etme, tembelleştirme işlevini görüyor.

-Gelir dağılımındaki adaletsizlik (uçurum) her geçen gün büyüyor. Üniversite mezunu da, ilkokul mezunu da asgari ücret ile çalıştırılıyor.

-Şehirlerdeki konut kiraları anormal düzeylere yükseldi.

-Elektrik, su, gaz, telefon, internet, ulaşım ücretleri Almanya ve ABD’yi bile solladı.

-Eğitim yapımız 50-100 sene öncesinin bilgilerini (?) ezberletmekten ibaret.

-Yunan adalarına gitmek marifet, başarı olarak empoze ediliyor. 

-Yerli malı, makul fiyatlı (2-6 bin TL) cep telefonlarını tercih eden kitle yüzde 1 bile yok.

-Yerli yazılım (uygulama) üretme noktasında sıfır düzeyindeyiz.

-Ucuz Çin malları, taşıtları, tekstil ürünleri vb. bizi üretmez hale dönüştürüyor.

Bunca sorunu ele almayıp abuk sabuk gündemlerle vakit kaybediyoruz...