SON DAKİKA

YEŞİLAY: KUTLU BİR BAĞIMSIZLIK HAREKETİ

Zor zamanlar, güçlü insanları bir araya getirme ve dayanışma ruhunu yaratma konusunda oldukça hünerlidir. Nitekim Birinci Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında işgal güçlerinin Türk toplumunda alkol ve uyuşturucu maddeleri yaygınlaştırmasını ve işgale karşı mücadele ruhunun yıkılmasını önlemek amacıyla milletimizin tertemiz sinesinde doğup büyüyen Yeşilay’ın kuruluşu da böyle zor bir zamana denk düşer.

YEŞİLAY: KUTLU BİR BAĞIMSIZLIK HAREKETİ
A- A+
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit

Ord. Prof. Dr. Mazhar Osman Bey ve arkadaşları, 1920 yılında her açıdan işgal edilmek istenen ülkemizi özelikle ruhsal açıdan savunmak ve insanımızın iradesini güçlü kılmak amacıyla kurulmuştur. Bu yönüyle Yeşilay bir bağımsızlık hareketidir. Bir grup aydının vatansever bir öngörüyle başlattığı bu mücadele, önce Hilal-i Ahdar daha sonra da Yeşilay adını almıştır. Kuruluşundan günümüze bağımlılık türleri arttıkça Yeşilay'ın da tüzüğünde çalışma alanları çeşitlenmiş, alkolden sonra tütün, madde, kumar ve yakın tarihte teknoloji bağımlılığı Yeşilay'ın mücadele alanına dâhil olmuştur.

Yeşilay’ın bayrağında yer alan sembolik anlamlarına baktığımızda “yeşil”, gökkuşağının tam ortasındaki renktir. Yani dengeyi, huzuru, canlılığı ve aşırılıktan, takıntılardan, bağımlılıklardan uzak durmayı temsil eder. Yeşil rengi insana güven verir. Mutluluğun sırrının dengede kalmak olduğunu hatırlatır. Yeşilay’ın bir diğer önemli motifi AY”dır. Türklerde ay bir güzellik sembolü olarak kabul edilir. Birçok kültürde ise ay verimliliklerin kaynağı olarak kabul edilmektedir. Yine kültürümüzde “Ay Dede” ya da “Ay Ata” isimlendirmeleri; Ay’ın kutsallığına, bilgeliğine dönük köklü bir inanışa işaret eder.Yeşil ve Ay’ın bu sembolik anlamları aslında tam olarak Yeşilay’ın anlam dünyasına karşılık gelir. Bu nedenle Yeşilay gönüllüsü olmak; hiçbir karşılık beklemeden, övgü, takdir, aferin istemeden sadece insanlığın sağlık, huzur, mutluluk ve esenliği için çaba sarfetmeyi gerektirir. Bir asrı aşan bu onurlu ve gururlu hareket, inandığı ve aziz bildiği bağımsızlık mücadelesine tam 105 yıldır devam etmektedir.  

Nerede bir güler yüz, tatlı dil ve gönülden sohbet varsa Yeşilay oradadır ve ışığıyla etrafı aydınlatıyordur. Yeşilay ülküsü; insan olmanın altında yatan en değerli erdemleri dikkate alır ve bu amaca ulaşmak için bizlere çağrıda bulunur. Bu çağrının sesini yükseltmeye tüm insanlığın ihtiyacı vardır. Çünkü bu davette sen, ben; siz, biz; öteki, beriki yoktur. Bu davet HEPİMİZE’dir.

Dünya ölçeğinde 2024 yılının kavramı, “beyin çürümesi”; biz de  ise “kalabalık yalnızlık” oldu. Her iki kavramında insanlık için ne denli olumsuzluklar içerdiğini tahmin edebiliriz. Kalabalıklar arasında giderek yalnızlaşan insan, maalesef önce kendi düşünce ve ruh dünyasını çürümeye terk etmekte sonra da toplumun çürümesine neden olmaktadır. Bu çürümenin en önemli göstergesi de alkol, madde, tütün, kumar ve internet gibi bağımlılık türlerindeki önlenemeyen artışlardır. Oysaki bu hastalıkları yenmenin ve Yeşilay’ın temsil ettiği sağlık, huzur ve esenlik gibi değerlere yönelmenin en önemli adımı “muhabbet ve dayanışma”dır. Dolayıyla geçtiğimiz ayda Hz. Mevlana’nın 751. Vuslat Anma Etkinlikleri’nin özünü oluşturan “Muhabbet Vakti” teması oldukça önemlidir. Mevlana’nın deyişiyle: “Muhabbetle acılar bal olur, dertler şifa bulur.” Çünkü tüm beşeri mevcudiyetmuhabbetle sağlık ve esenlik bulur. Bizlerde Yeşilay gönüllüleri olarak Bolu’muzda büyük-küçük, kadın-erkek, genç-yaşlı demeden muhabbeti her yere yayma arzusundayız.

Eğer çevremizde kötü olan şeyler çoğunluktaysa bunda hepimizin bir sorumluluğu vardır. Çünkü iyi olanı daha fazla görünür kılamamışızdır. Hayat boşluk kabul etmiyor hele ki insan oğlunun aklı ve kalbi hiçbir zaman boşluk kabul etmiyor. Bu nedenle çevremizin kurbanı olmadan mimarı olmaya devam edeceğiz.

Tüm kesimlerin katılacağı gibi içinde bulunduğumuz süreç adı konmamış bir “bağımlılık salgını, savaşı ve afeti”dir. İşte böyle bir ortamda yapılması gereken en önemli şey tüm bağımlılıklardan uzak kalabilmek için bir seferberlik ilanıdır. Yeşilay bu sorumluluğu üzerine alarak geçtiğimiz günlerde “bağımsızlık seferberliği” adını verdiği büyük bir proje başlattı.

“Hepimiz için bağımsız gelecek” sloganıyla başlayan bu süreçte Bağımsızlık Seferberliği ile ülkenin dört bir yanında kapsamlı bir bilinçlendirme kampanyası yürütülecektir. Bu kapsamda birçok meslek grubunun Yeşilay’ın saha çalışmalarına ve bilinçlendirme faaliyetlerine katılarak topyekûn mücadelenin önemli bir parçası olmasını arzu etmekteyiz.

Bağımsızlık Seferberliği, Yeşilay’ın İçişleri Bakanlığı ile gençlerimizi ve toplumumuzu bağımlılıklardan koruma amacıyla başlattığı büyük bir toplumsal harekettir. Seferberlikle; alkol, tütün, kumar, madde ve internet bağımlılıklarına karşı topyekûn mücadele verilecektir. Bu kapsamda toplumun farklı kesimleriyle iş birliği, yoğun eğitim ve farkındalık çalışmaları, bağımlılıktan etkilenen kişilere bütünsel destek ve rehberlik, bağımlılık karşıtı bilinçlendirme faaliyetleri büyük bir özveriyle sürdürülecektir.

Çok özel bir amaç için başlatılmış bu seferberlikte başarılı olmak için herkesin desteğine ihtiyaç duyuyor ve “Sen Olmazsan Başaramayız” diyerek desteklerinizi bekliyoruz.

Reklam

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •