91.Türk Ocağı Düzce Şubesi'nin Açılışından...

17 Aralık 2024

A- A+

Düzce Üniversitesi Cumhuriyet Konferans Salonunda 16 Aralık Pazartesi saat 13.30 da gerçekleşen Türk Ocaklarının Kuruluşunu anlatan sine vizyon gösterisi Ocağın kurulmasını gerektiren zorunlulukları ve nedenleri anlattı.

Türk Ocağı 1912 Yılında Tıp Öğrencileri tarafından kurulmuş kutlu bir ocaktır. Milliyetçilik akımlarıyla başlayan çeşitli akımların etkisiyle Biz hepimiz Osmanlıyız diyenlerin harcın dağılmasıyla birçok unsurdan oluşan Osmanlının kurucu unsuru olan Türk ulusunu oluşturanların mensubiyet ruhuyla ilahi bir ruh olarak, Türk Aydınlarının, Son kalesi İstanbul'da İsmail Gaspıralı'nın "Dilde, fikirde, iş de birlik" olarak formüle ettiği ve 1908 yılında Türk Derneğini kuruldu. Ardından Türk Yurdu dergisi kuruldu. 20 Haziran 1911 yılında Türk Ocağı kurulmuş oldu. Kuruluşundan bu yana Türk Milletinin sönmeyecek ocağı olan Türk Ocağı varlığını sürdürecektir.

Daha sonra Düzce Üniversitesi Öğrencilerinden oluşan koronun müzik dinletisiyle devam edildi.

Düzce Türk Ocağı Başkanı Taner Atmaca

Düzce Türk Ocağı Başkanı Doç Dr. Taner Atmaca, Düzce Türk Ocağı'nın kurucu Başkanı olarak yaptığı konuşmada "1912 yılında İstanbul ‘da zorunlu ihtiyaçtan doğmuş Ziya Gökalp’in etrafını çizdiği Türkçülüğün esaslarını yaşatmak ve İsmail Gaspıralı'nın Dilde, fikirde, iş de birlik şeklinde formül ize ettiği, misyonunu devam ettirmek, Mehmet Emin Yurdakul'un “Ben bir Türk'üm dinim, cinsim uludur” mısralarında ki gururu taşımak için Türk milletinin şahlanışını sağlayan Bu Ocak, Cumhuriyetin kuruluşundan sonrada milli kültürümüzün modernleşmesinde sürecine katkıda bulunmuştur. Atatürk'ün deyişiyle Türk Ocakları Türklük ülküsünün yükselmesi- gelişmesinde hizmetlerde bulunmuştur. 1923-28 yılında Düzce şubesi bulunan ve Şube Başkanı Hükümet Tabibi Abdurrahman Sami beyi rahmetle anıyorum. Türk Ocakları Düzce Şubesinin düzenleyeceği programlar ile toplumumuzda farkındalık oluşturmayı, bilinçlendirmeyi amaçlıyoruz. Geçmişten aldığımız bu güçlü mirası geleceğe taşımak istiyoruz. Başta Düzce Valimiz Selçuk Aslan'a, Düzce İl Özel İdare Başkanı Salih Nuri Çelik'e Düzce ve Çilimli Belediyelerine, fuaye alanında bize emeği ile hizmet veren Kutay bilim ve Sanat derneği başkanına teşekkür ediyorum " dedi.

Düzce Üniversitesi Rektörü Nedim Sözbir

Düzce Üniversitesi Rektörü Prof Dr. Nedim Sözbir “Biz Üniversite olarak sadece akademik çalışma ve bilimsel yayınlar değil, aynı zamanda Toplumsal dengenin korunması, kimliğimizin korunması gelişmesi için kurulan kurumlara değer veriyoruz. Türk Ocağının kuruluşuna da destek veriyoruz. Bu tür kuruluşlar yalnızca geçmişin hatırlanmasını değil, geleceğin de inşası için ışık tutacağına inanıyoruz. Türk Ocakları Düzce Şubesinin açılışının hayırlı olmasını diliyorum.” dedi.

Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü

Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü "Türklük Güneşinin Ocağıdır. Asırlarca bunu söndürmek için çalıştılar. Bu ocak hepimizi aydınlattı. Türk Ocağı Türkün has ocağı, varlık ve birlik Ocağıdır. Bundan 112 yıl önce kurulan, Mitingler düzenleyen, yayınlar çıkaran, konferanslar düzenleyen Türk Ocakları bugünde aynı şekilde tarihsel misyonunu sürdürmektedir. Türk Ocaklarından ilham alan gençlerimiz ülkemizin her alanda ilerlemesi için çalışmışlardır. Ben eğitimimin 10 yılını İstanbul’da tamamladım. Bu 10 yıllık sürede İstanbul Türk Ocağı’nda konferanslara katıldım, çok nezih bir mekândadır. Mezarlığın yanında olan Türk Ocağı binası çok sayıda toplantıya katıldım istifade ettim. Türk Ocakları Cumhuriyetin kuruluş felsefesindeki aklın merkezindedir. Bu köklü Ocak düşük siyasi polemiklerin dışında kalmıştır. Kutuplaşmalara izin vermemiştir. Türk Ocakları vatanı ve milleti için çalışanlara yol göstermiştir. Türk Ocakları devletimizin ve milletimizin çıkarları ve gelişmesi için fikirler üretmiştir. Türk Ocakları bugün çalış taylar düzenlemekte, sanat ve edebiyat faaliyetleri, paneller yapmakta, Ocak başı sohbetleriyle, Türk Yurdu dergisi ile faaliyetleriyle tarihsel misyonuna devam etmektedir. Bu büyük ve köklü ocağın daha geniş kitlelere ulaşması için daha çok desteklenmesi gerekmektedir. Bu köklü Ocağın Düzce Şubesinin açılışına katılmaktan gurur duymaktayım. Benim ve Düzce Belediyesinin destekleri her zaman Türk Ocağı’nın yanında olacaktır.” dedi.

Düzce Valisi Selçuk Aslan

Düzce Valisi Selçuk Aslan “Benim açımdan çok özel ve güzel bir gündür. Çünkü Selçuk Aslan olarak benim için çok önemlidir Türk Ocakları. Az önce Bakan beyin bahsettiği gibi İstanbul Divanyolu’ndaki Ocak binasında çok sohbetlere katıldım. Cuma sohbetlerinde Türk fikir dünyasının, farklı kalemleri, akademisyenler, yazarlar, şairler ile tanışma fırsatım oldu. Bunun sonucunda da karşınızda Düzce Valisi Selçuk Aslan, olmamda payı büyüktür. 600 yıllık medeniyet artık son günlerinde asıl unsur olan Türk milletinin oluşturduğu Türk Ocağı etrafında örgütlenmiş, şekillenmiştir. Hayatın gerçekleri Türk milletine ana unsur olduğunu öğretmiştir. Türkiye Cumhuriyeti devleti de bu düzlemde hayatına devam etmektedir. Türk Ocağı Düzce Şubesinin açılışına katılmaktan çok mutluyum. Şahsım ve Valilik adına her türlü desteği vereceğimin sözünü veriyorum.” dedi.

Türk Ocakları Genel Başkanı Prof.Dr Mehmet Öz

Türk Ocakları Genel Başkanı Prof Dr. Mehmet Öz, “Türk Ocaklarının Düzce Şubesinin açılışından mesut bahtiyarım. Türk Ocaklarının misyonuna uygun bir toplantı yaptığımız için sayın Rektörümüze teşekkür ederim. Türk Ocakları Sanat-Kültür ve ülkü alanında hizmet etmiş ve etmeye de devam eden bir Ocaktır. Benden önceki konuşmacılar Türk Ocaklarının Kuruluş felsefesi ve misyonu hakkında güzel şeyler söylediler. 190 Tıbbiyeli vatan evladının büyüklerine yaptığı çağrının önemi büyüktür. Türk kavminin gelecek nesilleri temiz olsun felsefesiyle hareket ettiler. Türk Milleti olarak kurduğumuz Ocağın önemi büyüktür. Çalışkan olmak, miskinliği kabul etmemek gerekir.Şimdilerde bazıları İttihat Terakkinin Milliyetçilik yaptığı için Osmanlı yıkıldı diyorlar bunlar hiçbir zaman gerçeği yansıtmamaktadır. Osmanlı Devletinde Milliyetçiliğe en son başvuran Türkler olmuştur. Çünkü onlar o devletin kurucu unsurlarıdır. Ziya Gökalp ve beraberindeki gençler şunu gördüler artık dünya da çok kültürlü, birçok milletten oluşan İmparatorluk ve devletler yıkılıyor yerine milli unsurlardan oluşan devletler kuruluyor. İşte böyle bir durumda Gazi Mustafa Kemal Atatürk de Milli mücadeleden sonra yeni kurulan Türkiye Cumhuriyetini milli devlet üniter yapı esası üzerine kurmuştur. Bu coğrafya acımasızdır. Şuur sahibi olmayanları Müzeye kaldırılmıştır. Ankara da ki uygarlıklar medeniyetler müzesine göndermiştir. Atatürk bu gün yeryüzünde 100 milyon Türk vardır diyor. Bunu 1921 yılında söylüyor. Bugün ise bu sayı 300 milyonun üzerindedir. Bu milleti coğrafya üzerinden silmek- atmak isteyenler olmuştur. Fakat güçleri yetmemiştir. Bu içinde yaşadığımız dönemde birçok problemlerle uğraşılmaktadır. 1921 de söylediği 100 milyon 300 milyona ulaşmıştır. 30 yılı aşkın sürede Türk Dünyasının ulaştığı birlik çok önemlidir. Türkiye de ve dünya üzerinde birçok problem vardır.Türk Ocağında fırka siyaseti güdülmez. Gündelik parti siyaseti ile yürümez. Ama Türk Ocağı siyasetle ilgilenmez demek değildir. Gerektiğinde milli devlet yapısını korumak zorunluluğu vardır. Türk milleti güçlü olmak zorundadır. Türk Ocağının en, önemli görevi Türkiye’nin milli yapısını güçlendirmek üniter yapısını kuvvetlendirmek zorundayız. Türk milletinin birliği ve üniter yapısını bozmak isteyenlerin karşısında durmak ve mücadele etmek zorundadır. Biz bu sebeplerden dolayı Cumhuriyetin 100. Yılı nedeniyle kitap hazırladık. Bununla işimiz bitmedi. Biz 12 konuda yaptığımız araştırmalar ile bunların sonuçlarını ortaya koyduk. Kitapta yer verdik. Biz toplamda 101 Türk Ocağı Şubesi ve temsilcilikler ile mücadele etmekteyiz. Bunların 90’ı Türkiye de ki şubelerdir 91 incisi bugün burada açılmıştır. Azerbaycan ve diğer yerlerde temsilciliklerimiz bulunmaktadır. Demokratik hukuk devletinin tek dili olur. Üniter yapı önemlidir. Demokratik hukuk devleti önemlidir. Her vatandaşı eşittir demokratik hakları konusunda eşittir. Bu coğrafya da yaşayan herkes eşittir. Bu gün gençlerin %60-70 iyurt dışında yaşamak isterim diyorsa biz bu düşünceyi tersine çevirmemiz gerekir. Yetişen elemanları ülkemizde tutmak da görevimizdir. Uyuşturucu batağından kurtarmak için de gençlerimizi kurtarmak da görevlerimizdendir. Demokrasi, insan haklarını geliştirmek Türk Ocakları olarak bize düşen görevlerdendir. Türkiye uzun yıllardır 40 yılın üzerinde Terör belasıyla uğraşmaktadır. Suriye’nin yaşadıklarının düzelmesiyle bu durumda düzelecektir. Her şeyi zamanında yapmak ve konuşmak gerekir. Gençleri milli şuurla yetiştirmektir. Türkiye de yaşayan insanların birlik ve kardeşlik duygularına helal getirmeden beraber Türkiye Cumhuriyeti devletini ilelebet yaşatmalıyız. Küresel güçler arasında rekabet vardır. Bu güçler arasında Türkiye Cumhuriyeti de yer alacaktır. Her şeyi zamanı geldiğinde ve kararalı adımlar atmaktır. Fikir alanında gençlerimizi milli şuur ile yetiştirmektir. Her şeyi zamanında yaparsak istediğimiz şekilde gelişecektir. Türk Ocaklarında Gençlik akademisi, kitap okuma geceleri düzenleyerek temel problemler ile ilgili konferanslar, paneller düzenleyerek bunlarla ilgili yayınlar yaparak paylaşmaya devam edeceğiz. Düzce Türk Ocağının açılmasında emeği geçen başta Valimiz, Belediye Başkanları ve Rektörümüz olmak üzere kutluyorum.” dedi.