İşte Mustafa Nuri Gürsoy’un o yazısı;
İnsan hayalleri ile yaşar; hayal kurar..
Bolu gibi alt yapısı hazır, her bir şeyi kurulu şehrin kurulu düzeni bozuldu.
Şehir cıvık cıvık kavşaklarla, cıvıl cıvıl ışıklarla kaplandı o kadar.
Her bi şeyin bi sınırı, bi ölçüsü, bi sözü, bi sazı bi güftesi vardır; onu diyorum..
Bir de şunu..
Herkes haddini bilecek…
BBB Tanju Özcan’ın 20 yıldır Şevval Sam’ın fotoğrafını cüzdanımda taşıyordum dediğinde;
– Bu adamın hayallerinin sınırı yok!! demiş, Bolu şehri adına bir daha üzülmüştüm.
Öyle ya! ne hayallerinin dizgini, ne de siyasi fantezilerin sınırı var.
Onu sadece görünür kusurlarından dolayı CHP’den ihraç ettiklerini de sanmıyorum.
CHP’nin kök hücreleri; görünmeyenleri görmüş, pervasız tavırlarını da meseleye ekleyerek hayallerine giden yolunu onu partisinden ihraç ederek tıkayıvermişti..
Bakmayın;
– Kılıçdaroğlu’ndan daha tahsilliyim demesine,
Bakmayın;
– Ekrem Bey ve Mansur Bey’den DAHA ŞEY’İM öz güvenine,
Aldırmayın,
– Onların benden ne fazlası var eleştirisine..
Şevval’in resmini yirmi yıl cüzdanında taşıyan birinin, beyninden geçen beklentilerini, hayallerini, fantezilerini kimse bilemez.
Altılı masaya bi mektup dilekçe yazacakmış; yazsın…
Cumhurbaşkanlığının ne kadar zor olduğunu, altından kalkamayacağını o da biliyor.
Bana göre Tanju Bey, bütün piar çalışma ve sürecini meşhur ve tanınır olmak üzerine kuruyor.
CHP Genel Başkanlığı gibi ayrı bir hayali de var tabii…
O diil de? Tanju Başkan…
Mansur Beyin #Beypazarı,
Ekrem Beyin #Beylikdüzü maceralarını BOŞ VER!
#Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliğine ne dersiniz.
Şimdiden onun hayalini kurmaya başlasanız iyi olur.
Zira!!!
Biri bi zamanlar hayal etmiş, direkten dönmüştü.
Belki;
BM’de doksana takılır, durulursunuz..
Altılı masa mı???
Size başka bi masa artık.