Dergâhının Tarihi ve Vakfiyeleri
Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde Ümmî Kemal Dergâhı için çeşitli vakfiyeler oluşturulmuş ve resmi kayıtlara geçirilmiştir. Ancak, tekke ve zaviyelerin kapatılması kararıyla birlikte bu vakfiyelerin amacı dışına çıkarılarak tarihe mal olmuştur.
Türbesi ve Kültürel Etkileri
Ümmî Kemal Hazretleri'nin türbesinin ne zaman ve kim tarafından yaptırıldığı kesin olarak bilinmemekle birlikte, 1944 yılında yaşanan bir depremde çatısının yıkıldığı ve yöre halkı tarafından onarıldığı bilinmektedir. Her yıl Temmuz ayının ilk Cuma günü düzenlenen "Ümmî Kemal Hazretleri Günü" etkinliği, bölge halkı ve çevredeki insanlar tarafından coşkuyla kutlanmakta, bu etkinlikte türbe ziyareti, Mevlid-i Şerif okunması, vaaz ve nasihatlerin verilmesi gibi çeşitli dinî ve kültürel faaliyetler gerçekleştirilmekte ve tören yemek ikramı ile son bulmaktadır.
Divanı ve Şiirleri
Ümmî Kemal Hazretleri'nin Türkçe bir Divanı bulunmakta ve Yunus Emre Hazretleri'nin şiirlerine benzerlik göstermektedir. Divanın çeşitli nüshaları bulunmakla birlikte, İstanbul-Beyazıt Umumî Kütüphanesi'nde kayıtlı bir nüshası mevcuttur.
Hiç nideyim bilemezem âh vah!
Ahde vefa kılamazam âh vah!
Her ne işüme kim bakam, ağlarsam.
Hiç birine gülemezem, ağlaram âh vah!
Başlu pınar oldı yaşum kan ile,
Dindürüben silemezem âh vah!
İrte gece korkudan ve gussadan
Hergiz emin olamazam âh vah!
Âhiret işlerine ulaşmağa,
Dünyadan ayrılmazanı âh vah!
Kırk yaşadum nefsin elinden kaçup,
Üş dahi kurtulamazam âh vah!
İrdi iren kafilesi menzile,
Ben duruşıp yetemezem âh vah!
Gaflet-i dünya sücisinden kati,
Esridüm, ayılmazam âh vah!
Halk arasında nitekim araram,
Benden alû bulamazam âh vah!
Ağlar ölümin amip Ümmî Kemâl,
Kim ayup dirilmezem âh vah!