Çocuk Hakları Gönüllüleri Derneği Temsilcisi İsmail Can Kaya, kaynak kitap sorununa dikkat çekerek açıklamalarda bulundu.
Can Kaya açıklamasında şunları kaydetti; “Pandeminin gölgesi altında bir eğitim öğretim yılı daha başladı. İlim yuvası okullarımızda eğitim alan birçok çocuğumuz ilk zilinin çalmasıyla uzun süredir boş olan sıralarda yerlerini aldı. Maalesef ki artan kırtasiye ve kıyafet masrafları yaşanacak olan sevinci buruk bir hale soktu. Orta düzeyde yapılan bir kırtasiye gideri bir çocuk için 250 Türk Lirası civarında tutarken kıyafet giderleri de benzer düzeyde ilerliyor. Zor da olsa çocuklarının kıyafet ve kırtasiye malzemesi ihtiyacını gideren velilerin karşısına “kaynak kitaplar - ek kitaplar” çıkıyor. Çocuğunun en iyi şekilde eğitim almasını isteyen dar gelirli veliler çoğu ihtiyacından feragat edip öğretmenlerin “zorunlu değil ama mecburi” olarak yaklaştığı kaynak kitapları alma mecburiyetinde kalıyor.
Halbuki Milli Eğitim Bakanlığı Ders Kitapları ve Eğitim Araçları Yönetmeliği "Öğrencilere Aldırılmayacak Kitaplar" başlığı altında yer alan 37.maddesinde; "Bakanlık tarafından belirlenmeyen ders kitapları ile okutulacak diğer eğitim araçları öğrencilere aldırılamaz." Olarak belirtilmektedir. Söz konusu madde hükmüne ve Milli Eğitim Bakanlığınca daha önceden yapılan duyurulara rağmen özellikle yabancı dil derslerine yönelik okullarda yardımcı materyallerin (öğrenci çalışma kitabı, öğretmen ve öğrencilere kaynak ve yardımcı olacak basılı ve elektronik ortamdaki her türlü ders araçları) sınıf içerisinde kullanıldığı bu materyallerden ödev verildiği ve dolayısıyla velilerin de eğitim materyallerini almaya mecbur kaldıkları anlaşılmaktadır.” dedi.
“Devlet Kitapları Öğrenciye Sadece Yolda Eşlik Etmemeli”
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 2003 yılından bu yana okullarda kitaplar ücretsiz dağıtılmaktadır. Alınan ek kitaplardan anlaşılıyor ki devlet tarafından ücretsiz verilen kitapların içeriği ya güçlendirilmeli ya da kitap konusunda izlenen politika değiştirilmeli. Her sene öğrencilere sadece yolda eşlik eden devlet ders kitapları bu konumdan çıkmalı. Yetersizliği sebebiyle de bu kitaplar öğretmenlere ve idari kadroya suç işletmektedir. Bugün elimize ulaşan bilgilere göre devlet okulunda okuyan 6. sınıf bir öğrenciden 300 Türk Lirası tutarında kaynak kitaplar alınması istenmektedir. Tabii ki bu belirli sınıflarda daha yüksek rakamlara ulaşmaktadır.
Hali hazırda ekonomik açıdan zorluk yaşayan ailelere bu kitap ücretleri bir yük olmuştur. Bir an önce bu soruna bir çözüm bulunmalıdır. Aksi halde hem çocuk haklarına uymayan hem de eğitimde fırsat eşitsizliğine yol açan öğretim sürecine girmiş olacağız. Eğitim her çocuğun hakkıdır. Her çocuk da eşittir. Maddi baskılarla yaşanan bu eşitsizliğe fırsat vermeyelim.