Hoş geldin Ya Şehri-Ramazan

On bir ayın sultanı Ramazan geldi. 1 Nisan’ı 2 Nisan’a bağlayan gece kalkılacak olan sahurla birlikte oruç ibadeti başlayacak. Ramazan ayı içerisinde olan Kadir Gecesi, 27 Nisan’da idrak edilecek. Ramazan Bayramı’na ise 2 Mayıs’ta girilecek. Mudurnu İlçe Müftüsü Necmi Ünsal da 1 Nisan Cuma  akşamı,  ilk teravihi namazının kılınacağını söyleyerek, “Ramazan-ı Şerif hepimiz hakkında hayırlı ve mübarek olsun” dedi. Ramazan ayı geldi. Müslüman alemi 2 Nisan Cuma gününden itibaren oruç ibadetini yerine getirmeye başlıyor. 2 yıldır pandemi kuralları nedeniyle kılınamayan teravih namazı da bu yıl sosyal mesafe kuralları içerisinde kılınabilecek. MUDURNU’DA İLK TERAVİH Mudurnu İlçe Müftüsü Necmi Ünsal, “1 Nisan Cuma  akşamı,  ilk teravihimizi  kılıp aynı gece sahura kalkacağız ve 2 Nisan Cumartesi günü de ilk orucumuzu tutup akşama da iftar etmiş olacağız inşallah. Bizleri bu aya ulaştıran Rabbimize sonsuz hamd-ü senalar olsun. Ramazan-ı Şerif hepimiz hakkında hayırlı ve mübarek olsun.Ümmeti olmakla şerefyâb olduğumuz Habib-i Huda Muhammed Mustafa (s.a.v) Efendimize salat ve selam olsun. İslam dünyası yaklaşmakta olan ve başı rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennem ateşinden kurtuluş anlamına gelen Ramazan-ı Şerif ayına erişecek olmanın mutluluğunu yaşıyor. Bu mübarek ay Rahmet ve merhamet iklimiyle müminlerin maneviyat dünyasında önemli bir yere sahip olacak, onlara Rabbimize kul olmanın hazzını bir kez daha hissettirecektir” dedi. KADİR GECESİ BU AYDADIR Kur-an’ı Kerim’in bu ayda bulunan Kadir Gecesi’nde indirilmeye başlandığını  söyleyen Ünsal, “Hiç şüphesiz Yüce Allah  varlıkları zaman, mekan ve mükellef kıldığı insan bakımından derecelendirmiştir. Allah Teâlâ’nın katında Mekânların en kıymetlisi Müslümanların namaz kılarken yüzlerini döndükleri ve yöneldikleri Beytullahtır. Yani Kabe’dir. Zaman bakımından hafta içerisinde Cuma günü, aylar içerisinde Receb-i Şerif, Şaban-ı Şerif ayları ve en faziletlisi de içerisinde bin aydan daha hayırlı ve mübarek Kadir Gecesinin bulunduğu, Yüce Rabbimizin kelamıyla belirtilen Ramazan ayıdır. Varlıkların en faziletlisi de, kendisine Kur’anın indiği alemlere rahmet olarak gönderilen Muhammed Mustafa (SAV) dır. Kur’an-ı Kerim’in inişi bu ayda başlamıştır. Ramazan-ı Şerif ayı, Allahü Teâlâ’ya itaat ve ibadet, iyilik ve ihsan, mağfiret, rahmet ve bağışlanma ayıdır. Ramazan-ı Şerif ayı, mümin kulun kulluk bilinciyle din ile dünya işlerini düzenlediği ve Mevla’sına daha fazla ibadetle yaklaştığı bir aydır. Ramazan-ı Şerif ayı, sevabını bizzat Allahü Teâlâ’nın vereceği oruç ibadetini içinde bulunduran bir aydır. Ramazan-ı Şerif ayı, duaların çokça kabul edildiği, yüksek faziletlere sahip bir aydır” diye konuştu. ORUÇ, KULLUĞUN GÖSTERGESİDİR Orucun öneminden bahseden Ünsal, oruç ibadetinin Allah’a  olan kulluğun bir göstergesi olduğunu belirterek “Oruç ayı olan Ramazan’da tutulan orucun, Allah'a kulluğun bir göstergesi, Allah'ın bahşettiği nimetlerin kıymetinin anlaşıldığı ve sabrın öğrenildiği müstesna bir ibadet olduğunun altını çizmek gerekir. Oruç sadece maddi ve manevi anlamda aç kalmak değildir. Oruç bize Samimiyeti, sadakati ve ihlası telkin eder. Bundan dolayı  bir Müslüman, orucun manevi ikliminden yeterince istifade edemediği zaman sadece aç ve susuz kalır. Onun için tüm benliğimizle, ruhumuzla oruç tutmalıyız. ORUÇ FARZDIR, ORUÇ TUTANIN GÜNAHLARI BAĞIŞLANIR Ramazan-ı Şerif ayının, on bir ayın sultanı ve ayların efendisi olduğunu söyleyen Ünsal, “Ramazan-ı Şerif ayı, göğsün içindeki kalp, insanlar arasındaki peygamber, şehirler içinde Harem-i Şerif, Kabe gibidir.Ramazan ayında tutulacak olan oruç farzdır. Bu gerçek, Bakara suresinin 183. Ayet-i Kerimesinde şöyle ifade edilmektedir: “Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için, oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı” Peygamberimiz (SAV) Efendimiz de, “Ramazan orucunun farz olduğuna inanarak ve mükâfatını sadece Allah’tan umarak oruç tutan kimsenin geçmiş günahları bağışlanır” buyurmuştur. Bir başka hadisi şerifte de “Ramazan-ı Şerif ayına ulaştığına kim sevinir ve bu sevincinin gereğini ibadet ve iyilikler bakımından yerine getirirse Allah Teala o mü’minin cesedini ateşe haram kılar.” buyurarak biz müslümanları bu müjdenin sevincine garketmiştir. Bir arınma imkan ve fırsat ayı olan Ramazanda tövbe ederek Allah'tan af ve mağfiret dilememiz gerektiği gibi  Yüce Dinimiz İslam'ın aile, akraba ve çevrede bulunan muhtaçlara, yoksullara yardımda bulunmayı emrettiğini kesinlikle aklımızdan çıkarmayalım.Yine günahların affı hususunda Sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır: “Beş vakit namaz, bir Cuma’dan diğer Cuma’ya kadar, Ramazan da diğer Ramazan’a kadar, büyük günahlardan sakınıldığı takdirde aralarındaki günahları siler. Bu ilahi emirler ve peygamberimizin müjdeleri doğrultusunda Ramazan-ı Şerifinizi gönülden tebrik eder, İslam aleminin, milletimizin birlik ve beraberliğine, bütün insanlığın sulh-u sükununa vesile olmasını Cenabı Hak’tan niyaz ederim” dedi.