İzzet Baysal Kültür Merkezi Pembe Salonda devam eden eğitim programında ilk olarak Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ömer Özyurt, “Enerji ve Enerji Tasarrufunun Önemi” konulu sunum yaptı.
Enerji verimliliği ve tasarrufu, ülkemizin enerji durumu, enerji yönetimi, kurumsal enerji verimliliği eylem planı, enerji verimliliği ve tasarrufu adına yapılması gerekenler hakkında annelerimizi bilgilendiren Prof. Dr. Özyurt, “Enerjinin verimli ve tasarruflu kullanımıyla hem ekonomik kazanç sağlıyoruz hem konforlu bir yaşam oluşturuyoruz hem de en önemlisi çevremizi korumuş oluyoruz. Her ikisine de dikkat ederek yani verimli enerji kullanan cihazları tercih edip tasarrufu da ihmal etmeyen sorumluluk anlayışıyla hayatımızı sürdürürsek, ülkemizin ekonomisine de katkı sunmuş oluruz.” diye konuştu.
Evlerde enerji kayıplarını önlemenin yolları anlatıldı
Evimizin enerji tüketen bir canavar gibi olduğunu kaydeden Prof. Dr. Özyurt, enerji kayıplarını önlemenin yollarından bahsetti; elektrikli ekipmanlar, ısıtma, havalandırma, iklimlendirme (klima) ve aydınlatma amaçlı kullandığımız cihazlarda uygulanabilecek verimlilik ve tasarruf yolları hakkında annelerimizi aydınlattı.
Verimli, bilinçli ve tasarruflu enerji kullanımı ülkemizi daha da güçlü hale getirir diyen Özyurt, enerjiyi kendi kaynaklarını kullanarak üretip kullanmanın ve bu enerjiyi korumanın önemine işaret etti ve “Enerji bağımlılığınız yoksa, güçlü ve bağımsız bir ülkesiniz demektir. Bu çok önemli.” dedi.
Soru cevap bölümünün ardından Prof. Dr. Ömer Özyurt’a Kadın Aile ve Toplum Hizmetleri Uygulama ve Araştırma Merkezi (KATUM) Müdürü Doç. Dr. Hikmet Yağlı Mavil tarafından teşekkür belgesi verildi.
“İklim değişikliği, yeni ruh sağlığı hastalıklarına yol açıyor.”
Programın ikinci bölümünde Bolu Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nde görev yapan Psikolog Gizem Ceyhan, “İklim Değişikliğinin Aile ve Toplum Üzerine Psikolojik Etkileri” konulu sunum yaptı.
İklim değişikliğinin akut ve kronik etkilerini anlatan Ceyhan, “İklim değişikliğinin fiziksel sağlığımızı olumsuz etkilediği uzun zamandır biliniyor. Aşırı sıcaklar, sıcak çarpmasına ve ölümlere yol açıyor; seller, su kaynaklı hastalıkların yayılmasına neden oluyor; orman yangınlarından kaynaklanan hava kirliliği solunum ve kardiyovasküler hastalıklara sebep oluyor. İklim değişikliği aynı zamanda bizim sosyal ve çevresel risk faktörlerimizi çeşitlendirerek hem yeni ruh sağlığı hastalıklarına hem de zaten var olan hastalıkların artmasına sebep oluyor.” dedi.
İklim değişikliğinin ortaya çıkardığı fiziksel ve psikolojik etkiler anlatıldı
İklim değişikliğinin psikolojik etkilerinin kamu sağlık sorununa neden olabileceğini vurgulayan Ceyhan, “Hava olaylarının sıklaşması, beklenmedik sıcaklık değişimleri, doğal afetler, bireylerde gelecek hakkında belirsizlik ve endişe yaratabilir. Aşırı sıcaklık olaylarının, ruh ve davranış bozukluklarına sebep olduğu kanıtlanmıştır. İklim değişikliği; tarım, su kaynakları ve enerji sektörlerini etkileyerek, meslek kayıplarına sebebiyet vermektedir. Artan sıcaklık, hava kirliliği, salgın hastalıklar bireylerin fiziksel sağlığı üzerinde olumsuz etkilere sebebiyet vermektedir. İklim değişikliği, kaynak sıkıntıları, göç gibi faktörlerle birlikte toplumların dayanışması azalmış; bu da insanlarda sosyal izolasyon ve yalnızlığa sebep olmuştur.” değerlendirmesini yaptı.
Soru cevap bölümünün ardından Gizem Ceyhan’a KATUM Müdür Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Naciye Somuncu Demir tarafından teşekkür belgesi takdim edildi.
Bolca Hindi Tesisinin gezilmesinin ardından 3’üncü gün etkinlikleri tamamlandı