Ak Parti Bolu Milletvekili Fehmi Küpçü gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Vekil Küpçü açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Rüzgâra göre eğilen, rüzgâra karşı yön değiştiren, kalıba göre şekil alan , İlke tanımayan, ahlak, edep tanımayan bir mücadeleyle karşı karşıyayız.
Günün her saatinde, düzenli, metodolojik ve ısrarlı bir kara propaganda
Her cepheden kara propaganda devam ederken; Yerelde taş üzerine taş koymamış, kaldırdığı 8 metrekare taşı 8 haftada döşeyememiş bir Belediye Başkanı. Söylediği hiçbir seçim vaadini tutamamışken, değiştireceği yolu veya siyasi makası meşrulaştırmak için KURTULUŞU;
Bu kara propagandanın figürü olmakta bulmuş ,”bozulmuş ruh halini de” böylelikle tatmin etmeye karar vermiştir. (Biz hiç şaşırmadık)
En son bu ruh hali anlaşılsın diye söylüyoruz; Mültecilerle ilgili aldığı sufleyi başlamış üfürmeye, üslubu da ben Milletimin/Bolu halkının rızkını yedirmem, geldikleri gibi gitsinler. 10 kat suyu fazla ödesinler vs vs Kin-nefret ve hukuk tanımaz bir dil.
Ne garip değil mi?; Bu dili kullanan bir Belediye Başkanı /idareci/şehir emini; Hukukçu, Yeminini Milletinin önünde; Kur’an ve Bayrak üzerine etmiş biri. Peki kullandığı bu kirli dile engel olacak değerlerinden nasibin almış mı?
Mültecilere “Bunlar parklarda bizim…. bakıyorlar” diyecek kadar “KIŞKIRTICI” bir dil kullanan, kendisine cevap verenlere aynı üslupla “al evinde bak” diyecek kadar değerden bu yoksun tavır “Bu misafirlik uzadı” “geldikleri gibi gitsinler” diyerek Kurtuluş savaşımızda “DÜŞMANA/YUNAN’a“ söylenen bu sözü (M.K.Atatürk) bile bağlamından koparacak kadar kirli bir zihinle karşı karşıyayız.
Peki bu kirli zihin ve dil; Ey Bolulular: ”bunlar sizin rızkınızı yer, işlerinizde çalışır ve siz işsiz kalırsınız’a” getirecek dili kullanırken evinde kimleri çalıştırmış bilir misiniz?
Yine onun diliyle söyleyelim; Bolulular yerine şikayet ettiği mülteciler faslı- Afganlı aileleri EVİNDE ÇALIŞTIRMIŞ… (Kendi ve ailesinin beyanı muhtemelen sigortasız ve ucuz işçi)
Yani “ele vermiş telkini kendi yutmuş salkımı”
Peki o zaman “hukuksuz 10 kat zamlı su kararını yasal faiziyle beraber geçmişe yönelik kendi evin ve hanenden başlatmaz ve ödemezsen” ….. NAMERTSİN demezsek bu kirli dili kabul etmiş olmaz mıyız ve onun için diyoruz…..
Ülkemiz de yangınlar devam ederken, yine Ülkemizi yangın yerine çevirmeye çalışan gezi zihniyetli diller kliklerle karşı karşıyayız. Ahlaksız edepsiz kin ve nefret siyasetini tamda bu zamanda bir propagandanın malzemesi halin getiren siyasi akıl.
İşine geleni, işine geldiği gibi söyleyen arızalı bulanık bir zihin; Seçimde Öptüğün Kur’an; öncesi “21 milletvekiliyle imzaladığın aydınlar bildirgesi” ve okullarda Kur’an okutulmasın diye AYM’ye açtığınız(CHP) davayı unutan/Seçim öncesi Milliyetçilik ve Bayrak; sonrası Belediyede ki HDP’li ortağın ve İstanbul’dan gönderilen yöneticinden bahsedemeyen/önce evinde ucuz işçi mülteci çalıştırıp sonra Mülteciler diye millete gezi gazı veren/ Görünürde Cami diye cümle aleme reklam ettiğin ilgili parsele/adaya meyhane ruhsatı veren vs vs… Büyük oyunun ,KİRLİ ZİHNİN figüranlığına aday
En son belediye meclisinde ki edepsiz ve ahlaksız dil-tavır ;Despotik/ ÇALIŞILMIŞ özü kirli. Büyük oyunun parçası . Birileri Güçlü Devletimizi ve Medeniyetimizi hor ve hakir görme tavrının devam ettirir ülkemizi yangın yerine çevirmeye çalışırken; Bolumuzdan hazır bir figüran..
Bu çirkin dil ve tavır Bolumuza, kardeşliğimize mi? Yoksa ters esen rüzgarla memleketimizi yakmaya çalışanlara mı? katkı mı veriyor?.. Asıl Devlet Adamlığı Yerli ve Milli olmak; olağanüstü zamanlarda duruşunuz ve tavrınızla belli olur.
Ama bu topraklardan neşet eden bir anlayışınız ve hikayeniz yoksa FIRSATÇILAR gibi ,İSTİKAMETSİZLER gibi “olmadığı için değerleriniz de sizi durdurmaz” kendi Ülkenize ve Medeniyetinizi yakmaya çalışanlara su yerine odun taşırsınız.
Şimdi zaman siyasi fırsat ve ganimet zamanı değil bu ülkenin evlatları için birlik zamanı.
“Ya yanan ateşe ODUN taşıyacaksın ya SU.!”
Birileri tercihini odundan yana yapmış, yazıklar olsun…
Bilsinler ki Nemrudun ateşi İBRAHİM’i olanları hiç yakmadı…. "