Bolu’da, ahşap oymacılıkla uğraşan İsmail Şentürk, 2 yılda ahşaptan yaptığı ve 300 bin liraya alınmak istenildiği halde satmadığı 2,5 metrelik Hilye-i Şerif tablosunu Ayasofya Camii’ne hediye etmek istiyor.
Bolu Belediyesi’nde memur olarak çalışan İsmail Şentürk (49), belediye bünyesinde açılan ahşap atölyesinde 2017 yılında Hilye-i Şerif yapmak için çalışmalarına başladı. Tamamı el işçiliği olan ve farklı teknikler kullanıllarak yapılan 2.5 metre yükselikteki tabloyu 2 yılın sonunda tamamlayan Şentürk, geçtiğimiz yıl Mart ayında açılan özel bir sergide eserini sergiledi. Sergi sırasında yakın çevresine, “bir gün Ayasofya camii olursa bu eserimi oraya hediye etmek istiyorum” diyen Şentürk, hayalinin gerçekleşmesiyle birlikte evinde sakladığı eserini yeniden gün yüzüne çıkardı. Eserini sergilediği günden itibaren çok sayıda kişinin satın almak istemesine rağmen Hilye-i Şerif tablosunu satmayan Şentürk’ün tek isteği eserinin Ayasofya Camii’nde muhafaza edilmesi.
“O gün verdiğim sözün arkasındayım”
Eserini sergilediği gün verdiği sözün arkasında olduğunu ifade eden Şentürk, “4-5 yıl önce
Bolu Belediyesi bünyesinde ahşap atölyesi açtık. Ahşap atölyesinde yapmış olduğumuz çalışmalardan birisi Hilye-i Şerif. 2.5 metreye 1.6 metre ebatlarında. 2 yılda tamamladık. 2019 başında sergiye hazır haldeydi. 2019 yılı Mart ayında Ressam Mehmet Yücetürk Sanat Merkezi’nde sergiledik. Sergilemiş olduğumuz dönemde söz vermiştik. Bir gün Ayasofya cami olursa herhangi bir bedel talep etmeksizin yapmış olduğumuz bu eseri Ayasofya Camii’ne hediye edeceğimizi deklare ettik. Bugün de yine sözümüzün arkasındayız. Eğer yetkili mercilerden gerekli izinler alınabilirse biz bu eseri Ayasofya Camii’ne hediye etmek istiyoruz. Peygamber efendimizin de İstanbul’u fetheden kumandan ve askerleriyle ilgili hadisi bulunmakla berber en uygun sergilenebileceği yer olarak Ayasofyayı düşündük” dedi.
“En layık olduğu yer Ayasofya’dır”
Yapımında herhangi bir makine kullanılmadığını ifade eden Şentürk, “Yapımında CNC dediğimiz makinelerle yapımı gerçekleştirilmemiş olup, el yapımıdır. Kenarlar Selçuklu-Osmanlı mimarisinde kullanılan motiflerle bezenmiş. El oymacılığıdır. Onun dışındaki bölümler kıl testereyle kesim ve ahşap kakma olarak yapılmıştır. İnşallah gerekli izinler alınabilir, Ayasofya’da bu eserimizi görebiliriz. Hep beraber bunun haklı gururunu yaşarız. Bizde bulunması artık uygun düşmemektedir. En layık olduğu yer Ayasofya’dır” şeklinde konuştu.
“300 bin lira verdiler”
Dünyada başka bir örneği olmadığını söylediği eserine 300 bin lira değer biçildiğini kaydeden İsmail Şentürk, “Hat yazılarak yapılmış örnekleri yakın ebatlarda yapılmakla beraber ahşap olarak yapılmış örneği bulunmuyor. Hilye-i Şerif tablomuza değişik zamanlarda sahip olmak isteyen insanlar oldu. Farklı farklı rakamlar geçti ama bunların arasındaki en yüksek rakam 300 bin liraydı. Biz bu tablomuzu satmayı o zaman düşünmedik. Şu an da düşünmüyoruz. Ayasofya bizim telli duvaklı gelinimizdir, gelinimize de böyle bir takı yakışır düşüncesindeyim” ifadelerini kullandı.
