CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Kartalkaya'daki Grand Kartal Otel yangınında aile fertlerini kaybeden Gültekin ve Doğan ailelerini ziyaret ederek taziye dileklerini iletti.
Özel, CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, CHP ManisaMilletvekiliSelma Aliye Kavaf, CHP Bolu Milletvekili Türker Ateş, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, CHP İl Başkanı Tahsin Mert Karagöz ve partililerle Kılıçarslan Mahallesi'nde Gültekin ailesini, Kasaplar Mahallesi'de de Doğan ailesini ziyaret etti.
Ziyaretlerinin ardından gazetecilere açıklama yapan Özel, Kartalkaya'da büyük acı yaşandığını, ilk gün bütün programları iptal ederek bölgeye geldiklerini söyledi.
Acının herkesin gönlüne birden düştüğünü dile getiren Özel, "Her zaman söylediğimiz bir şey var; iyi günde, kötü günde birlikte olabilirsek biz milletiz, Türkiye ayakta durur." dedi.
Bir gazetecinin "CHP'li 10 belediye başkanı, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ile açıklama yapıp kendisine desteklerini ilettiler. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?" sorusu üzerine Özel, talihsiz bir süreç yaşadıklarını ifade etti.
Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AK Parti TBMM Grup Toplantısı'ndaki konuşmasına değinerek şöyle devam etti:
"'Mateme, yasa uygun siyaset yaptık.' dedi. Gerçekten kendisinin ve benim kullandığımız ifadeler böyle ama ben ilk gün otelde kendisine de tepki gösterdim Turizm ve Kültür Bakanı'nın... Daha sonra sizlerle de paylaşmıştım. Daha duman tütüyor, daha yanıyor, daha içeride torunlar var, evlatlar var, eşler var, çıkıp da Bolu Belediyesini hedef göstermesi son derece yanlıştı.
Biz 301 canımızı kaybettiğimiz Soma faciasını yaşadık. İlk önce cenazelere erişilir, sonra onlar topraklarına kavuşur, sonra taziyesi, ibadeti, hayrı yapılır. Günü gelince hesap da sorulur. Zaten o anda deliller karartılmasın diye savcılar, polis ekipleri görev yapıyordur, onların işi o ama siyasilere burada bilir bilmez birbirlerini bir yerlere hedef göstermek olmaz. Allah'tan aileler, böyle bir provokasyona gelmeyip karşılıklı 'Bundan şu sorumlu, bu sorumlu.' gibi yaklaşımlara kimse prim vermedi. Bugün belediye başkanlarımızın her biri, il belediye başkanı ve il belediyesinin sınırları dışında bir yerde belediye başkanının sorumsuzluğunu bilen kişiler. Geldiler, onu ifade ettiler.
Zaten Bülent Arınç'tan tutun da Devlet Bahçeli'ye kadar Kültür Bakanlığının bu konuda üzerine sorumluluk almamasını eleştirmeyen kalmadı. Otelin üstünde kocaman 'Kültür Bakanlığı denetimindedir' yazan tabela halen daha orada duruyorken Kültür ve Turizm Bakanının orada yaptığı iş, maalesef bir telaşla yapılmış, hiç yakışmayan bir işti. Bugün Erdoğan'ın satır arasında 'Bizdeki sorumlular' derken neyi kastettiğini bilmiyoruz ama o gün sayılar açıklansın diye Ankara il kongresini beklemek ne kadar hatalıydıysa, ne kadar kamu vicdanını yaraladıysa bugün de bu sorumluyu görevinden uzaklaştırmak için AK Parti'nin büyük kongresini beklemek o kadar yanlıştır. Sanki kongredeki olağan bir değişiklikmiş gibi bakanı değiştirecek ve böylelikle AK Parti'li bir bakanın sorumluluğu üzerlerine yapışmayacak. Bu doğru bir iş değil. Buradan Erdoğan'a il kongresini beklemenin hata olduğunu herhalde size çok söyleyen olmuştur. Büyük kongreyi beklemenin hata olduğunu da ben hatırlatayım."
Yangınla ilgili Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasıyla ilgili soru sorulan Özel, ilk gün otelin önünde bu konuda öneride bulunduğunu belirtti.
Özel, bir daha böyle bir felaketin yaşanmaması, bir aileden 3 çocuk, 5 torunun ölmemesi için kimin üstüne ne düşüyorsa komisyonun onu belirlemesi gerektiğini dile getirerek, "Belli ki yetki alanlarında bir karmaşa var. Öyle bir şey oluyor ki orayı itfaiyenin denetlemesi lazım ama sorumluluk alanında değil belediyenin. 'Gelseydin', 'çağırmazsa veya çağırdın eksikleri tespit ettin gidermezse' mutlaka böyle tesislerin oraya itfaiye birimlerinin kurulması... Düşünün bağımsız bir itfaiye birimi olsaydı 3 dakika içinde suyu sıkmaya başlayacak, çaldığı sirenle herkes uyanacak, kayıp ya sıfır olacak ya da çok az olacaktı." diye konuştu.
"Bize bir şey düşüyorsa hem ana muhalefet hem de Türkiye'nin birinci partisi olarak, Türkiye'de belediyelerin, nüfusun yüzde 60-70'ine hizmet eden belediyelerin partisi olarak üzerimize düşeni, fazlasını yapalım." diyen Özel, bir daha bunun tekrarlanmaması için en ileri tedbirlerin alınması gerektiğini vurguladı.
Özel, 1999 depreminden sonra çıkarılan yasaya göre yapılan evlere insanların daha fazla itimat ettiğini belirterek, "Büyük depremde bile ondan önceki hemen hiçbiri kalmazken o yönetmeliklere uygun yapılanlar, çok daha dirençliydiler depreme. Artık bu da yangının, turizm bölgelerinin miladı olmalıdır. Turizm Bakanlığının yetkisindeyse bununla ilgili düzenlemeler yapılmalı. Bizlere de bir şey düşecekse onu hep beraber çalışalım. Bir daha bu felaketin yaşanmaması için yapılması gereken her şeye katkı sağlamaya hazırız. Yapıcı bir yerden yaklaşıyoruz, yıkıcı bir muhalefet yapmanın böylesi olaylarda hiçbirimize faydası yok. Ama muhalefete karşı da muhalefet bu kadar yapıcı bir pozisyonda dururken iktidarın muhalefete yıkıcı bir yerden iftira atmasını hiç sağlıklı bulmuyoruz." ifadesini kullandı.