İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Bolu ziyareti vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü. Akşener’in son ziyaret durağı Mudurnu’da vatandaşa seslendiği konuşmada “Türkiye gerçeğini sarayın gözüne sokacağız” dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in ilk ziyaret durağı Dörtdivan ilçesi oldu. Akşener ilçede esnaf ziyaretleri gerçekleştirdi, yolda karşılaştığı vatandaşların dertlerini dinledi. Genel Başkan programına Bolu merkezde yaptığı esnaf ve belediye ziyaretiyle devam etti. Akşener programını Mudurnu’da noktaladı. Mudurnu ziyaretinde gerçekleştirilen salon toplantısında ilk olarak İYİ Parti İl Başkanı Ahmet Örnekbaş konuşma yaptı. Örnekbaş parti olarak dünden bu güne ilerledikleri yolu anlattı. Örnekbaş erken seçim öngörüsünde bulunarak gelecekte İYİ Parti’nin iktidar perspektifi taşıdığını, parti çalışmaları ve vatandaşın isteği ile İYİ Parti’nin iktidar olacağını söyledi. Örnekbaş’ın konuşmasının ardından vatandaşlara seslenen Genel Başkan Meral Akşener “Büyük şehirlerde insanlar açlık çekiyor ama bu gibi şehirlerde iyi kötü çiftçiliğin olduğu yerlerde açlığın olması söz konusu olamazdı. Ama görüyoruz ki artık açlık her yerde kol geziyor. İçinde gördüğümüz bu manzarayı Türkiye gerçeğini sarayın gözüne sokacağız. Rahat edemeyecekler. O konfor alanlarından çıkaracağız” dedi. Konuşma programının ardından tüm ilçelerde görev yapan ilçe başkanlarına Genel Başkan Akşener tarafından plaket verildi.
VATANDAŞ KONUŞULMUYOR
Genel Başkan Akşener’in yaptığı konuşmada şu başlıklar ön plana çıktı:
20 Ocak 2020’den itibaren bir yola çıktık esnaf esnaf, ilçe ilçe gezdik. Bu siyaset tarihimizde ülkemizin siyaset tarihinde genel başkanlık düzeyinde bu türlü bir çalışmanın hiç yapılmadığını görürsünüz. Bu çalışmayı şu yüzden yapıyoruz. Türkiye’de suni gündemlerle, esnaf, işsiz genç, tencere kaynatmakta zorlanan kadın, çiftçi, memur, emekli, mutsuz insanlardan oluşan bir toplum konuşulmuyor, onun yerine “O ona onu” demiş Bu buna bunu demiş, dedikodular üzerinden, şikâyetler üzerinden bir gündem oluşturuluyor ve vatandaş konuşulmuyor. Bize medya bir iki kanal dışında kapalı. Yandaş medyanın tümü şahsım başta olmak üzere hepimize sövmekle görevli. İftira atmakla, iğrençlik yapmakla görevli. Bir sosyal medya kanalları ve youtube’da yayın yapan kanallar ve bir iki kapanmak üzere olan kanallar dışında hiçbir mecramız yok.
TÜRKİYE’DE O KONFOR ALANLARINI YERLE BİR ETTİK YERLE BİR ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ
Partimiz kurulurken demiştik ki ya bir yol buluruz, ya da bir yol açarız demiştik. Bizim yaptığımız ülkenin gerçek gündemini kamuoyunun gündemine koymak, oraya dikkat çekmek, ağaların sinirlerini ve rahatını bozmak. Fatma Hanımın 45 liraya aldığı yağ tenekesini 70 liraya alamadığı ve o kadının o tencereyi nasıl kaynattığının konuşulmadığı ülke gündemini, sadece bu adımla değiştirdik. Bun hep birlikte yaptık. Dolayısıyla bizim işimiz bir memleket meselesi dedik, ilk ziyaretlerimizde insanlar konuşmaya korkuyorlardı. Şimdi nasılsın işler nasıl dediğimiz andan itibaren kendileri artık bütün dertlerini anlatıyorlar. Sosyal medyada şuan belirgin olarak biz gözüküyoruz. Çeşitli sosyal kesimlerin temsilcileri bizden talepte bulunup, bizim sesimiz olun diyorlar. Bizde mecliste olan temsilcilerimizle bu talepleri millet kürsüsü olarak oluşturduğumuz bu alanlarda bu insanlarımızın taleplerini duyuruyoruz. Bütün bu adımlar Türkiye’de yeni bir siyaset anlayışının başlamasına yeşermesine ve yerleşmesine sebep olacak davranışlardır. Rahat koltuklarda ayakkabı eskitmeden, vatandaşın kapısına gitmeden süren siyaset anlayışını değiştiriyoruz. Türkiye’de o konfor alanlarını yerle bir ettik yerle bir etmeye devam edeceğiz.
ANADOLU KULAĞIMIZA FISILDIYOR
Gittiğimiz yerlerde görüyoruz ki iktidar partisinin milletvekilleri bile seçimden sonra vatandaşın kapsına hiç uğramamış. Yaptığımız ziyaretlerle bunlar seçimden seçime gelir anlayışını da yıkıyoruz yerle bir ediyoruz. Ben bu milleti tanıyorsam ben bu Anadolu’yu tanıyorsam, ben Anadolu’nun ferasetini ve irfanını biliyor ve ona inanıyorsam, bizim milletimiz bizi anladı ve şimdide bizi çağırıyor. Bu sebeple ikinci olağan kurultayımızın sloganını milletimizden gelen bilgiler ışığında “Millet bizi çağırıyor” olarak tanımladık. Anadolu kulağımıza fısıldıyor. Sarayda oturanların, saraya tıkılanların, saraydan dışarı çıkmayanların, 500 milyon dolarlık uçaklarla uçup, itibardan tasarruf olmaz diyenlerin, sıra vatandaşa geldiğinde sabrı bal eğleyin fetvasını verenlerin, ne kadar rahatsız olduklarını ne kadar rahatsız edildiklerini de hep birlikte görüyoruz. Bunları değiştireceğiz dönüştüreceğiz.
RAHAT EDEMEYECEKLER
Bu gün Bolu’nun ilçelerinde ve merkezindeydik. Bir uçtan bir uca birbirinden farklı oy kullanmış insanlarımızın içinde ilçelerde dolaştık. Bolu bu güne kadar merkez hariç AK Parti’nin kalesiydi. Gittiğimiz ilçeler benzer ilçelerdi. Daha önce gezdiğimiz şehirler Selçuklu coğrafyasıydı Ak Parti’nin yüzde 70-80 oy aldığı yerlerdi. Yaptığımız gezilerde Allah şahit ki esnaf gitmiş. Siftah yapamamış olan pek çok esnaf gördük. Büyük şehirlerde insanlar açlık çekiyor ama bu gibi şehirlerde iyi kötü çiftçiliğin olduğu yerlerde açlığın olması söz konusu olamazdı. Ama görüyoruz ki artık açlık her yerde kol geziyor. İçinde gördüğümüz bu manzarayı Türkiye gerçeğini sarayın gözüne sokacağız. Rahat edemeyecekler. O konfor alanlarından çıkaracağız. Sen şucusun sen bucusun diyerek vatandaşın gerçek dertlerinin üzerine perdelenen o mavraları çatır çatır yırttık. O perdelerin yeniden asılmasına müsaade etmeyeceğiz.
İMKÂNSIZ BİR SIRADAN, SEÇİLMİŞ BİR POLİTİKACIYIM
Bütün bu sebeplerle hepimizin üzerine çok büyük görev düşüyor. Hepimiz partimizi insanlarımıza anlatacağız. Vatandaşlarımızın dertlerini bir bir dinleyeceğiz. Ben taban politikacılığından gelen bir insanım. İstanbul 3. Bölgesinden milletvekili olarak seçildim. İmkânsız bir sıradan seçilmiş bir politikacıyım. Ortaya çıkan gayretle o dördüncü sıradan seçilen bir milletvekilinin içişleri bakanı olduğunu hepimiz gördük. İmkansız olarak görülen bir durumun nasıl ortaya çıktığından bahsediyorum.
NE İYİ ETTİKTE BU PARTİYİ KURDUK
Dokunmadığınız hiç kimse sizin değildir. Seçmenle iletişim dünyanın en zevkli işidir. Yük olduğunu düşünmeyin sakın. Özellikle gençlerimize söylüyorum. Derdini dinleyeceksin elinde imkan varsa geri döneceksin. Başarabilirsen yapacaksın ama yapamayacaksan da gerekçesini ile anlatacaksın. Çalışmaktan yılmayacağız. Ne iyi ettikte bu partiyi kurduk. İstanbul soyulmaktan kurtuldu. Ankara kurtuldu. Sarayın keyfi bozuldu. İnadımızla bu algıyı kırdık. Cesaretimizle kırdık. İyiliğimizle kırdık. Allah bin kere hepimizden razı olsun. Allah şahit inanıyorum güneş doğuyor. Güneş aydınlattığı zaman karanlıkta olanlar ortaya çıkıyor. Kimin kuyruğu kimin elindeymiş hemen ortaya çıkıyor. Ev ev gezmeye kapı kapı dolaşmaya devam edeceğiz. Hep birlikte başaracağız.